8 yıl önce
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Pek çok okulumuz terör örgütü tarafından yakılıyor, yıkılıyor veya taciz ediliyor. Oralarda tedbir alıyoruz ve almaya devam edeceğiz" dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda, 12 bin 500 öğretmen alımına da imkan tanıyan Yükseköğretim Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yasa Teklifi'nin görüşmeleri sürüyor.
Teklif üzerinde şahsı adına söz alan AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Uğur Dilipak, 13 yıllık AK Parti iktidarı döneminde eğitimde reform sayılabilecek değişiklikler yaşandığını söyledi.
Bu değişimlerden birinin atama bekleyen öğretmenlerin durumu olduğunu dile getiren Dilipak, "13 yılda 500 binin üzerinde öğretmen ataması yapıldı. Bu sayı, şu anda kadrolu olarak görev yapan öğretmenlerin yüzde 55'lik kısmına tekabül etmektedir" diye konuştu.
Dilipak, 234 bin derslik yapılarak toplam derslik sayısının 570 bine çıkartıldığını; dersliklerdeki ortalama öğrenci mevcudiyetinin 60'lardan 20'lere indirildiğini kaydetti.
CHP İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek, er, erbaş, uzman olmasına bakılmadan harçlıkların en az asgari ücret seviyesine çıkarılması gerektiğini ifade etti.
Ordunun moralinin çok önemli olduğunu ifade eden Çiçek, "Kumpas davalarıyla ordu yıpratılırken, ülkenin Genelkurmay Başkanı terör örgütü kurmak ve yönetmekle hapsedilirken Bakanlar Kurulu ne yapıyordu? Gece Mecliste çıkarılan yasal düzenlemelerle silahlı kuvvetlerinin onurlu üyelerini paralel yargıya teslim etme dışında ne yaptı?" diye sordu.
Kırılan onurun iadesi için mutlaka iadeyi itibar yasasının çıkarılması gerektiğini dile getiren Çiçek, "Bu, Meclisin onur, vefa borcudur" dedi.
- "Zorla kayıt diye bir şey söz konusu değil"
Teklifin tümü üzerinde soruları yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, pek çok ilde terör saldırıları sebebiyle zarar gören, tahrip edilen okulların bulunduğunu, bu okulları en kısa zamanda onarmak, gerekirse yerine yenilerini inşa etmek üzere hazırlıklarının bulunduğunu kaydetti.
Diyarbakır'da eğitim yapılmayan okulun bulunmadığını dile getiren Avcı, "Pek çok okulumuz terör örgütü tarafından yakılıyor, yıkılıyor veya taciz ediliyor. Oralarda tedbir alıyoruz ve almaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Avcı, Ankara Valiliğinin, "okullarda yılbaşı kutlamasını yasaklamasıyla" ilgili bilgisinin bulunmadığını, bunu araştıracağını ifade etti.
Son 10 yılda yurtlarda çok ciddi manada hem yenileştirmeler hem ilaveler yapıldığını ifade eden Avcı, Milli Eğitim Bakanlığı pansiyonlarında 2002 yılında bin 450 olan pansiyon sayısının geçen yıl 2 bin 514'e yükseldiğini söyledi.
Avcı, hiçbir öğrencinin istemediği bir okul türüne kaydedilmediğini, imam hatiplere zorla kayıt diye bir şeyin söz konusu olmadığını kaydetti.
- "Mağduriyetler giderilecek"
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da silahlı kuvvetler mensuplarına açılan davalar nedeniyle 366 personel emekliye ayrıldığını; beraat eden toplam 205 personel ise TSK'daki görevlerine devam ettiklerini bildirdi.
Genelkurmay Başkanlığı tarafından da bu davalar nedeniyle hak kaybına uğrayan emekli ve muvazzaf personelin kayıplarının giderilmesine yönelik bir taslak çalışmanın bakanlığa intikal ettiğini ifade eden Yılmaz, "Bugün itibarıyla diğer bakanlıklara bu görüşleri sunuyoruz. O bakanlıklardan alacağımız görüşlerle birlikte bir mutabakata varıldığında Meclis Genel Kuruluna bu davalardan dolayı mağdur olanların mağduriyeti giderilecektir" dedi.
Farklı görüşlerde, farklı inançlarda, farklı etnik gruplarda olmayı veya bir yere aidiyet sahibi olmayı veya öyle hissetmeyi Türkiye'nin zenginliği olarak düşündüğünü belirten Yılmaz, "İnanç işi zorla olmaz, gönüllü olur" diye konuştu.
- "Yeniden tanzimin gerekliliğinin de uygun olacağı değerlendirildi"
Başika ile ilgili bir soru üzerine de Yılmaz, şu bilgileri verdi:
"Musul Valisinin kontrolünde olan Musul Ulusal Muhafız Gücüne mensup personele Başika'da 29 Mart 2015 tarihinden itibaren eğitim verilmeye başlandı ve bugüne kadar da yaklaşık 2 bin 500 personele eğitim verildi. Sincar bölgesinde DEAŞ ile Irak Kürt Bölgesel Yönetimi arasında çatışmaların başlamasıyla birlikte Musul'a yaklaşık 25 kilometre, DEAŞ'la temas hattına 5 kilometre mesafede bulunan Başika üs bölgesindeki Türk eğiticiler ve Iraklı personele yönelik verilen eğitime karşı DEAŞ unsurlarının bir tehdit oluşturduğu düşünülerek, bu tehdidin bertaraf edilmesi için ilave bir emniyet unsurunun bölgeye intikal ettirilmesi kararlaştırılmıştır. Bu kapsamda, Başika üs bölgesinin emniyeti için ilave unsurların intikalikasım, aralık aylarında gerçekleştirilmiştir. Başika üs bölgesindeki unsurlarımız 14 Aralık 2015 tarihinde yeniden tanzim edilerek, bir kısım unsurlarımız Irak'ın kuzeyinde Bamami üssüne intikal ettirilmiştir.
Irak'ta 15'e yakın ülke eğitim vermektedir. Dolayısıyla, İspanya'nın, İtalya'nın, Amerika'nın, Portekiz'in niçin orada bulunduğunu izah edebilmek lazım. Eğer o ülkelerin orada bulunma hakkı varsa, Irak'la komşu olan Türkiye'nin de öncelikle vardır. Peki, niye çekildiniz o halde? Yaptığınız doğru bir hareket, dış güçlerin de katkısıyla bir yanlış anlaşılmaya neden olmuşsa, bu yanlış anlaşılmayı gidermek için bir yeniden tanzimin gerekliliğinin de uygun olacağı değerlendirilmiştir. DEAŞ tarafından Başika üs bölgesine yapılan saldırılar, hükümetimizin Başika'ya takviye güvenlik birlikleri göndermesinin ne kadar gerekli olduğunu göstermektedir. Türkiye'nin Başika'da bulunmasının nedeni, öncelikle Iraklıların eğitilmesi ve Irak'a huzur ve güvenliğin gelmesidir."
Kaynak: AA