HDP’li vekillerin dokunulmazlığı kalkar mı?
HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş'ın da aralarında olduğu bazı milletvekillerine ait 11 dokunulmazlık dosyası Meclis'e sunuldu. Terörle ilgili söylemler, Rusya ile yaşanan krizin ardından açıklamalarda bulunan bazı milletvekillerinin de içinde bulunduğu listede fezlekeler 300’ü aştı.
Bu durum “Dokunulmazlık kalkar mı?” sorusunu akıllara getirdi.
AjansHaber’e özellikle HDP’li vekillerin son demeçlerinin ardından yaşanan gelişmeleri ve fezlekelerin içinden geçeceği süreci değerlendiren Avukat Cesim Parlak, bu süreçte HDP milletvekillerinin geçmişte dokunulmazlıklarının tamamen ortadan kalkmasının söz konusu olmadığını söyledi.
Cesim Parlak şu değerlendirmelerde bulundu:
“YASAMA DOKUNULMAZLIĞI”
Yasama dokunulmazlığı milletvekillerinin söz, meclis, yasama çalışmalarında oy ve sözlerinden dolayı ileri sürdükleri görüşlerinden sorumlu tutulmamalarını kapsar. Burada amaç ülke meseleleriyle, vatandaşlık problemleriyle ilgili ifadelerini rahatça dile getirmelerini sağlayan güvence. Bu yasama dokunulmazlığı birçok ülkede var. Bazılarında kısıtlı olmakla beraber bazılarında bizim ülkemizdeki gibi meclis dışındaki bütün fiil, işlem ve eylemlerinde geniş kapsamlı.
“HDP’LİLER DEP VEKİLLERİNİN YAŞADIĞINI YAŞAYABİLİR”
Özellikle HDP milletvekillerinin Güneydoğu’da meydana gelen olaylarla ilgili dile getirdikleri açıklamalarından dolayı Diyarbakır Başsavcılığı’nın fezleke düzenleyerek soruşturma başlatıp, sonra bu fezlekenin meclise gönderip yasama dokunulmazlığının kaldırılmasını talep etmiş olması önemli. Bu konu konjonktüreldir, 90’lı yıllarda DEP milletvekilleriyle ilgili, Leyla Zana’nın yemininden sonra mecliste yaşanan krizin yine bir benzerinin yaşanması yolunu açabilir. Bunlar siyasi sonuçlar olur.
“DAHA ÖNCE BU TARZ YORUMLAR AİHM’DEN DÖNDÜ”
İşin hukuki işleyişine gelince bu söylemler Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi uygulamalarına çok ters bir durum değil. Çünkü DEP milletvekilleri de sözlerinden dolayı yargılanıp ceza aldıktan sonra bu yargılamalar Avrupa İnsan Hakları’na gitmiş ve mahkeme bu kararı bozdu. Bu kararı bozma gerekçesi düşünce açıklamanın sınırı terör örgütüyle terör propagandası yapmak çizgisi arasındaki noktayı iyi ayırt etmek gerekçesi.
“SİYASİ KONJONKTÜREL BİR YÖNÜ VAR”
Milletvekili eğer bir konuyu sert eleştiriyor, hükümet ve siyasileri sert bir şekilde eleştiriyorsa hatta aykırı düşünceleri öne sürüyorsa mevcut müesses nizamın dışında farklı bir görüş ortaya sunuyorsa bundan dolayı cezalandırılamaz, soruşturmaya tabi tutulamaz diyerek bu kararları bozmuştu. Milletvekillerinin orada hendeklere yönelik açıklamaları, devletin silahlarını geri çekmesi, çatışmaların sona ermesi niteliğindeki sözleri evet Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma açılmış ve bu bir hukuksal süreç olarak görülebilir ama bunu arkasında tetikleyen siyasi konjonktürdür. Bunu tetikleyen hükümet ve devletin bugünkü tavrı olmuştur.
“ÇÖZÜM SÜRECİNDE DAHA SERT GELİŞMELER YAŞANDI”
Çözüm sürecinde HDP’li vekiller yol kenarlarında dağdaki PKK’lı militanlarla kucaklaştı ama herhangi bir fezleke hazırlanıp soruşturma başlatılmadı. Orada PKK’lıların ve Öcalan’ın eylemlerinin nitelendirilmesi yapılırken kullandıkları sert ifade ve cümleler bugünden daha sert bir şekilde ifade edilirken herhangi bir işleme tabi tutulmamıştı. Çünkü siyası konjonktür onu takibe aldırmaya uygun değildi.
SÜREÇ HUKUKEN NASIL İŞLEYECEK?
Hukuken de bunun meclise geldiğinde süreç şu şekilde işleyecek Adalet Bakanlığı bunu gönderiyor Cumhuriyet Başsavcılığı bunu suç soruşturması numarası veriyor buna bir fezleke düzenliyor üst yazıyla Adalet Bakanlığı’na gönderiyor. Adalet Bakanlığı da Meclis Başkanlığı’na gönderir Meclis Başkanlığı ise gelen dokunulmazlığı kaldırmaya yönelik fezlekeleri isterse meclis gündemine getirir. Getirmediği durumda Anaysa karma komisyonunda görüşülür daha sonra Meclis Genel Kurulu’na getirilir. Kurul Anayasa’nın 83. Maddesine yer alan dokunulmazlığın kaldırılmasını gizli oylamaya sunar. Gizli oynamada 3’te 2 nitelikli çoğunluklu bir kararla bu kaldırılır. Kaldırıldığı durumunda milletvekilleri yargılanma sürecine girer.
“MECLİS GÜNDEMİNE ALMAZ”
Ama benim anladığım kadarıyla bu süreç söyle işleyecek: Adalet Bakanlığı bunu Meclis Bakanlığı’na gönderecek, Bakanlık şu durumda bunu meclise getirmeyecek. Aynen diğer adil suçlar gibi nasıl ki hakaretten, ruhsatsız silah kullanmaktan, trafik ve yolsuzluk suçlamalarından dolayı bekleyen dosyaların konumunda olacak. Onları nasıl dönem sonuna bekletiyorlarsa bunu da aynı şekilde bekletecek ve meclis gündemine almayacaklar. Meclis gündemine alırlarsa şuanda hendekler kadar tehlikeli bir süreci bu sefer de siyasette başlatırlar ki bunu AK Parti iktidarının bu kadar basiretsizce bir şeye imza atacaklarını düşünmüyorum.
“DOKUNULMAZLIK TAMAMEN KALKMAZ”
Konjonktür bu süreci başlatmaya müsait ama dokunulmazlığı tamamen kaldırıp yargıya teslim etmeye müsait değil.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Kaynak: AjansHaber