Kanserin genetiği çözülüyor!
Genetik taramalar yapılarak Türkiye'deki 5 kanser türünün ana genetik bozukluklarını ortaya koymuş olacağız. Erken tanı, etkin tedavi ve öncesinde önleme tedbirlerini alarak bu kanserlerle topyekun mücadele edeceğiz"
Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Eyüp Gümüş, "İstanbul ve Ankara'da genetik kanser tanı merkezleri kurarak Türkiye'deki kanserlerin genetik yapılarının ortaya konmasını hedefliyoruz" dedi.
Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanlığı tarafından kurulan Kanser Kontrol Derneği'nce (Kankoder) prostat kanseri ve taramalarına ilişkin görüşlerin paylaşıldığı "Prostat Kanseri Çalıştayı" düzenlendi.
Gümüş, çalıştayın açılışında yaptığı konuşmada, bu etkinlikle Türkiye'de prostat kanseriyle ilgili bir yol haritası çizilmesinin hedeflendiğini, Sağlık Bakanlığı Kanser Daire Başkanlığının bunun ardından bir hedef ortaya koyacağını belirtti.
Türkiye'de prostat kanserinin erkeklerde, akciğer kanserinin ardından en sık görülen ikinci kanser türü olduğunu anlatan Gümüş, üçüncü sırada ise kolorektal kanserlerin görüldüğünü söyledi.
Kadınlarda sıralamanın meme kanseri, tiroid kanseri ve kolorektal kanserler şeklinde olduğunu aktaran Gümüş, Türkiye'nin, söz konusu 5 ana kanserle ilgili yol haritası çizmek durumunda olduğunu vurguladı. Gümüş, "Erken tanı, etkin tedavi ve öncesinde önleme tedbirlerini alarak, topyekün bu kanserlerle mücadele edeceğiz" diye konuştu.
KANSERDE YOL HARİTASI BELİRLENECEK
Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) bünyesinde bulunan Türkiye Kanser Enstitüsü Başkanlığının da bu kanserlerle mücadele noktasında üniversitelerle birlikte çalışarak yol haritası belirleyeceğini bildiren Gümüş, "Bu çalıştayların sonucundaki birikimler Türkiye Kanser Enstitüsü bünyesinde değerlendirilerek, ülkemizdeki bu 5 ana kanserle ilgili Sağlık Bakanlığının alması gereken önleyici tedbirler ve erken tanı tedbirleri ile etkin tedavi yöntemleri modernize edilecek ve bu mücadelenin devam etmesi sağlanacaktır" ifadelerini kullandı.
TÜSEB ve enstitü başkanlarıyla ABD'de bir takım ziyaretlerde bulunduklarını anlatan Gümüş, Harvard ve Yale üniversiteleriyle işbirliği noktasında temaslarının olduğunu anlattı.
Kanserle etkin mücadelede genetik yaklaşımları da Türkiye'de tesis etmek istediklerini anlatan Gümüş, şöyle devam etti:
"Bu ziyaretlerimizdeki ana hedeflerden birisi ONCOGEN Projesi'nin yani kişiye özel kanser tedavilerinin önünü açmak. Bu sebeple de İstanbul ve Ankara'da genetik kanser tanı merkezlerini kurarak, Türkiye'deki kanserlerin genetik yapılarının ortaya konmasını hedefliyoruz. Biz şu anda kanserleri tedavi ederken, yurt dışındaki genetik bozukluklara dayanarak, hastalarımızı tedavi ediyoruz. Ama bizim serilerimizde acaba hangi genetik bozukluklar farklı olabilir, standartlarımız nedir, bunları da ortaya koyacağız."
GENETİK KANSER TANI MERKEZLERİ KURULACAK
Gümüş, 3 bin vaka üzerinde bu çalışmaları yürüteceklerini belirterek, "2016'nın ortasından itibaren büyük çaplı Genetik Kanser Tanı Merkezi, TÜSEB'in bünyesinde kurulacak. Hekimlerimiz istedikleri spesifikleri gönderecekler, buna uygun tedavi ve buna uygun yol haritalarını öğrenmiş olacaklar. Bu genetik taramalar yapılarak Türkiye'deki 5 kanser türünün ana genetik bozukluklarını ortaya koymuş olacağız" değerlendirmesinde bulundu.
Tüm bu çalışmalarda amacın Türkiye'deki kanserlerin gidişatı, genetik gelişimi ve standart genetik yapılarla ilgili sorulara cevap aramak olduğunu vurgulayan Gümüş, şunları kaydetti:
"Tüm bunları önümüzdeki 3 yıl içerisinde, TÜSEB Başkanlığı bünyesinde Türk Genom Projesi adı altında gerçekleştireceğiz. Önce standartlar sonra da hastalıklar ve mücadele konusunda çalışmalar yapacağız. Prostat kanseri bunlardan bir tanesidir. Bu çalışma sonuçlarının bize önemli bir rehber olacağı kanaatindeyim."
Çalıştay, yarın sona erecek.
Kaynak: AA