RUSYA DESTEĞİ İLE ADIM ADIM CERABLUS'A
Suriye’de büyük bir askeri varlık gösteren Rusya’nın hedeflerinden birinin de Cerablus olduğu attığı adımlarla ortaya çıkmış oldu. Suriye’nin kuzeyindeki Suriye Kürt Ulusal Konseyi üyeleri, 17 Aralık bayrak gününde, IBKY’nin kullandığı Kürt bayrağını dalgalandırarak kutlama yapmak istemiş ancak PYD’ye bağlı asayiş güçleri, bunu engelleyerek grubu dağıtmış ve bazı üyeleri de gözaltına almıştı.
Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu’nun Suriye’deki askeri müdahalelerinin rejim askerleri Fırat Nehri’ne dayanana kadar süreceğini söylediği bildirildi. Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Suriye’deki askeri müdahalelerinin rejim askerleri Fırat Nehri’ne dayanana kadar süreceğini söylediği iddia edildi.
TÜRKİYE’NİN KIRMIZI ÇİZGİSİ “CERABLUS”
Hali hazırda rejim güçleri Halep’in doğusunda yer alıyor. Fırat ise buraya yaklaşık 90 km uzaklıktaki IŞİD’in kontrolündeki Cerablus’un yakınından geçiyor. Arada ise IŞİD dahil çeşitli muhalif güçlerin kontrolü söz konusu. ‘Cerablus’un kırmızı çizgi olduğunu’ vurgulayan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Suriye’nin Mare-Cerablus bölgesine Özgür Suriye Ordusu dışında bir grubun girmesine müsaade edilmeyeceğini söylemişti.
Tüm bu gelişmelerin Cerablus’un önemini bir kez daha artırdığını belirten Prof. Dr. Nişancı, “Türkiye oynanan bu oyunu erkenden gördü. Fırat’ın batısına geçeni vururuz dedi. O nedenle Türkiye bu bölgeyi hayati sayıyor. Eğer Türkiye’nin güvenlikli bölge kabul etmiş olduğu bu nokta herhangi bir şekilde PYD’nin kontrolüne geçerse Türkiye’nin güneyinin tamamının kapanır ve petrol boru hatları Türkiye’nin altından geçer” dedi.
Namık Kemal Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ensar Nişancı, Cerablus bölgesinin neden kritik olduğunu ve PYD, Rusya ve Türkiye üçgeninin bu bölge üzerindeki etkilerini AjansHaber’e değerlendirdi:
Rusya’nın bölgeye gelmesiyle birlikte bölgedeki kartların da değiştiğini belirten Prof. Dr. Nişancı, “Rusya’nın Suriye’ye girişinden sonra bölgenin jeostratejik haritası yeniden şekillenmeye başladı. Rusya’dan sonra bölgede kurulan güç denklemi, sil baştan diyebileceğimiz şekilde yeniden şekilleniyor” dedi.
“PYD OYUN KURUCU DEĞİL, OYUN DEĞİŞTİRİCİ ROLÜNDE”
PKK’nın kolu olan PYD’nin bir oyun kurucu değil de oyun değiştirici rolünde olduğu görülmesi gerekiyor. Kürtler geçmişten beri biz oyuncak değil oyuncu olacağız dese de Kobani olaylarında ortaya çıktığı üzere ÖSO karşısında ya da IŞİD karşısında dahil PKK’nın direnme gücünün hiç olmadığını net bir şekilde gördük. O zaman burada PYD’nin rolü nedir diye baktığımızda, PYD bu güç denkleminde kendine yeni bir yer buldu. Buldukları yer, rejim başta olmak üzere İran ve Rusya’nın birlikteliğinde bir konumlanmaları söz konusu. Tabii ki Hizbullah’ı ve diğer milis güçleri de hesaba katmamız gerekiyor ancak söz konusu PKK ve PYD olunca, ABD’nin bölgeye ilişkin genel vizyonu nedir diye sorduğumuzda; Birinci olarak bölgedeki enerji kaynaklarını kontrol etmek istiyor. Bölgede yeni güç dengesi oluşturup bölgedeki statükonun aleyhine dönüşmesi durumda yeni güç dengesindeki parametlerle yeniden oynayarak kendisi için olumlu bir denklem oluşturmaya çalışıyor. ABD açısından baktığımızda PYD’nin rolü, Türkiye’nin yükselen gücünü dengelemeye karşı bir oyun değiştirici rolü üstlenecek bir roldeydi.
“RUSYA PYD İLE GÜÇ BİRİLĞİ YAPARAK HEDEFİNE YÜRÜYOR”
Rusya bölgeye girince bu harita yeniden değişmeye, kartlar yeniden karılmaya başlandı. Rusya’nın buradaki jeostratejik hedefi daha farklı. Rusya’nın hedefi Ortadoğu’yu dengelemekten çok, dünyada oluşan yeni stratejik haritada mevkisini güçlendirmek. PKK ya da PYD ile Rusya ne yapmaya çalışıyor buna bakmak lazım. Haritaya baktığımızda Rusya’nın enerji kaynaklarını, yeni Rusya’nın hedeflerine ulaşmada çok stratejik olarak kullanmak istediğini rahatlıkla görebiliyoruz. Rusya doğalgaz ile petrolü düşündüğümüzde rezerv olarak en zengin ülke ancak bunu ekonomik rantabiliteye taşıyabilmek için üretim maliyeti düşük diğer rezervleri kontrol etmesine şiddetle ihtiyacı var. Sadece kontrol değil, taşınma noktalarını da kontrol altında tutması gerekiyor. Ortadoğu ve Suriye’ye yeniden baktığımızda Suriye için Esed’in kesinlikle bir ideolojik tercih olmadığını, rasyonel bir gerekçe ile şekillendiğini görebiliyoruz. Rusya, Esed’i korumaya çalışarak, yeni güç kaynaklarını korumaya çalışıyor. PYD ile güç birliği yaparak aynı hedef doğrultusunda yürümeye çalışıyor.
“RUSYA, HEM IRAK PETROLLERİNE HEM DE HAZAR’A ULAŞMAK İSTİYOR”
Rusya’nın enerji kaynaklarını koruyabilmek için en önemli hattının Hazar olduğunu görüyoruz. Hazar’ı Avrupa’ya bağlayacak en güvenilir noktalardan birinin, Irak üzerinden ve Suriye üzerindeki hat üzerinden Akdeniz’e açılması olduğunu rahatlıkla görebiliriz. Rusya’nın yapmaya çalıştığı Türkiye’nin güneyinde, Cizre’den başlayarak Afrin’e kadar uzanan hat üzerinde ince de olsa bir Kürt kordonu oluşturup kendisi açısından güvenlikli bölge haline getirmek istiyor. Buradan hem, Irak petrollerine ulaşmak hem de Hazar’a ulaşma imkânın sahip olacak. Aynı zamanda bunların Akdeniz’e taşınmasında çok stratejik bir bölgeyi elinde bulunduracak.
“RUSYA, IŞİD’DEN BOŞALAN YERE PYD’Yİ KOYARSA…”
İdlib ile Kobani’nin birleşebilmesi için Rusya hedef belirledi. Rusya bu birleşmeyi sağlayabilmek için IŞİD’e karşı mücadele edeceğiz dedi. IŞİD, Cerablus’la Azez arasında duruyor. Kobani ile Azez arasında IŞİD’le mücadele eder ve IŞİD’i oradan çıkarıp PYD’yi koyarsa bahsedilen kordonu birleştirmiş olur. Cizre’den başlayan Azez ve Afrin’e kadar uzayan ince kordona sahip olur. Bu kordon Rusya’nın stratejisinde kopuk olan hatların birleşmesi anlamına gelir.
“TÜRKİYE’NİN GÜVENLİKLİ BÖLGEYİ KORUMASI GEREKİYOR”
Türkiye oynanan bu oyunu erkenden gördü. Fırat’ın batısına geçeni vururuz dedi. O nedenle Türkiye bu bölgeyi hayati sayıyor. Eğer Türkiye’nin güvenlikli bölge kabul etmiş olduğu bu nokta herhangi bir şekilde PYD’nin kontrolüne geçerse Türkiye’nin güneyinin tamamının kapanır ve petrol boru hatları Türkiye’nin altından geçer. Türkiye, Kürt kartı açısından dezavantajlı duruma gelmiyor ekonomik olarak da çok ciddi bir tehditle karşı karşıya kalmış oluyor. Türkiye’nin mutlak suretle güvenlikli bölgenin güvenliğini koruması gerekiyor.
“YAKIN GELECEKTE BÖLGEDE SULAR DAHA DA ISINACAK”
Suriye’de oynanan oyunun rejim ve muhalifler arasında oynanan oyun olmaktan çıktığını görmemiz gerekiyor. Rusya’nın diğer hedeflerinden biri de Doğu Akdeniz’in kontrolüdür. Doğu Akdeniz, geleceğin merkez noktalarından bir tanesi olacak. Rusya bu vesileyle buralara müdahil olmak istiyor. ABD’nin artık Rusya’nın oyuna girişinden sonra vizyonunda da kullandığı mekanizmalarda da değişiklik bekliyorum. Çünkü artık ABD’nin Suriye’deki birincil hedefi IŞİD değil. Aksine Suriye’deki Rusya’nın varlığı ve gittikçe stratejik önem kazanan enerji kaynaklarının Rusya tarafından kontrolü anlamına geliyor. Bu ABD’nin müsaade edebileceği bir durum değildir. Yakın gelecekte, bölgede suların daha fazla ısınmasını beklemeliyiz. Aynı zamanda yeni koalisyonlarında ortaya çıkacağını beklememiz gerekiyor.
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haberlerin tüm hakları AjansHaber’e aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. AjansHaber tarafından üretilen haberlerin kaynak gösterilmeden kullanılması, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 36 ve 37. maddesine aykırıdır ve suç teşkil etmektedir. Ayrıca internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ile ilgili olarak 4 Mayıs 2007 tarihinde kabul edilen 5651 sayılı internet yasasına göre de bu durum cezai işlem gerektirmektedir.
Kaynak: AjansHaber