Dünya

Erdoğan, Macron'a bize insanlık dersi veremezsiniz diyor

 

Historicalbazaar olarak size geçmişten günümüze geleneksel tatları sunmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Keşfedilmesi efsanelere konu olan yiyecek ve içeceklerin günümüzde de tercih edilmeye devam edilmesi son derece sevindirici.

Kahvenin keçi ve deve sürüleri sayesinde keşfedildiğini biliyor muydunuz?

Efsaneye göre; Etiyopyalı keçi ve deve çobanları sürülerindeki hayvanların değişik bir ağacın meyvesini yedikten sonra onlardaki canlılığı fark etmişler. “Bunda bir keramet var” diyerek durumu Derviş Şazili’ye iletmişler. Bunun üzerine Şazili, bu meyveleri su ile kaynatıp içmiş ve aynı hisleri kendisinin de yaşadığını söylemiş. Ve böylelikle kahvenin günümüze kadar olan tarihsel yolculuğu başlamış oldu.

* Hızlı tüketim mallarında uzun yıllara dayanan tecrübemiz, müşteri memnuniyetini önemseyen hizmet anlayışımız ve uygun fiyatlarımızla sizleri historicalbazaar’a bekliyoruz.

* Anadolu'nun geleneksel yemek ve içeceklerini günlük ve taze olarak sunuyoruz. Türk Baklavası siparişi, Lokum, Çikolata, Baharat, Kuruyemiş ve Kuru Meyveler (özellikle kayısı ve incir), Türk Kahvesi ve Çayı ...

* En düşük fiyat politikası ile internet dünyasında siz değerli müşterilerimize benzersiz fiyatlar sunuyoruz.

* Mağazamızın hedefi, kaliteli ürünleri müşterilerimize en hızlı ve en güvenli şekilde ulaştırmaktır. Bu yüzden İzmir’in müşteri potansiyeli ve gıda sirkülasyonu yüksek üreticileri ile çalışmaktayız.                                

* Günlük ve taze ürünleri en uygun fiyatlarla ve en hızlı şekilde teslim etmek için buradayız.

* Toplam 220 ülkeye Ekspres Kargo ile perakende olarak hizmet vermekteyiz.

* Tarihsel Gurme yolculuğuna sizleri de bekliyoruz.

HİKAYEMİZ…

Ülkemizde hala severek tükettiğimiz, atalarımızdan miras kalmış lezzetlerin, büyüsünün olduğuna inanıyoruz. Dünya üzerindeki her bölgede nüfusun artmasına bağlı olarak, tüketim de aynı oranda ve hızla artmaktadır. Teknolojik gelişmeler doğrultusunda insan gücünün yerine sistemlerin kullanılması ve imalatın basitleşmesi ile ham madde kaynakları da bir o kadar azaldığına şahit olmaktayız. Böyle bir dönemin çocukları belki geçmişte kalan lezzetlerin gerçek tatlarını bilemeden; mevcut halinin her zamanki ile aynı tatta olduğunu sanarak büyücekler.

İşte historicalbazaar bu duyguyla hareketle geçerek ortaya çıkarttığımız, Osmanlı Mutfak Kültürünün Avrupa ve Asya’da ki bırakmış olduğu izleri tüm dünyaya yaymayı hedeflemiştir.

Osmanlı Döneminde keşfedilmiş kahvenin çekirdekleri şuan için Türkiye’de yetişmese de Türkiye’ye has öğütülme, içim ve sunum şekli itibari ile tüm dünyaya adını duyurmuştur. Ülkemizin turistlik bölgelerinde başlayan “Turkish Coffee” sloganını belki gezmiş olduğunuz Avrupa ve Arap Ülkelerinin çoğunda kafe ve restoranlarında görmüş olabilirsiniz. Evet telvesiyle ikram edilen tek kahve sunumu Türk Kahvesidir.

Osmanlı Mutfağında tatlı, şekerleme ve macunların yeri bambaşkadır. Kimi zaman yemek sonrası atıştırmalık, kimi zaman güçlenmek için vitamin ve kimi zaman ise bazı hastalıklarda şifa niyetine kullanılmıştır. Bazen “ Turkish Delight “ yazan lokum kutularına baktığınızda lokum bu diyerek basitleştirdiğimiz o mükemmel tat, hala geçmiş ustalarından el alarak aynı lezzet ile sunabilen tatlı ustalarımız mevcuttur.  

Osmanlı Döneminden günümüze kalan başka bir miras lezzet ise Mesir Macunu ’dur. Her sene Manisa’da festivali yapılan bu etkinlikte yerlisi ve yabancısı ile binlerce kişi buluşur. Tamamen bitkisel karışımlardan yapılan bu lezzet, hala ustaların maharetli ellerinde büyük kazanlarda kaynatılarak elde edilir. “ Mesir Paste ” olarak tüm dünyanın ilgisini çekmiş bu doğal karışımın faydaları ise saymakla bitmez.

Hala günümüzde tartışmalara konu olan ve tescillenmeye çalışılan Baklava için tek gerçek günümüzdeki haline gelmesinde Osmanlı Mutfağının rolü büyüktür. Osmanlı İmparatorluğu’nda yeme içme eğilimlerinin, İstanbul sosyetesinin damak zevkine ve tercihlerine göre biçimlendiğini kaydederler. Saray’da ve konaklarda, baklava yapımında usta olan aşçıların tercih edildiği ve baklava yufkasının çok ince açılmış olmasına önem verildiği biliniyor. İşe alınacak aşçıya, sınama olarak, pilavın yanı sıra baklava da yaptırılırmış. Aşçının usta olanı, hamuru kesişinden anlaşılırmış. Kesilen pazılar açıldığında, hem çok ince hem de tepsinin içini tam kaplayacak boyutlarda olursa, aşçının ustalığı kabul edilirmiş.

KEMERALTI PAZARI

Dünyanın en eski şehirlerinden olan İzmir kadar eski bir çarşı. Milattan önce 330 yıllarına dayanan geçmişi ile İstanbul Kapalıçarşı’dan 1500 yıl kadar daha yaşlı.

Adını, yol kenarlarını süsleyen ve günümüzde kalmayan kemerlerden almış. İpek yolunun en batı ucu olan Kemeraltı Çarşısı dünyanın en büyük ve en eski açık pazarlarındandır. Günümüzde bile birçok tarihi yapı görmenin mümkün olduğu Kemeraltı Çarşısı birçok iş koluna ev sahipliği yapmakta olup İzmir’in ve Ege Bölgesinin alışveriş merkezi haline gelmiştir.

     

(Kemeraltı Pazarı içerisinden görünümler )

Mikro E-ihracaat ile yaklaşık 220 ülkeye perakende satış yapmaya başlamış olup ülkemizin ve tarihimizin en nefis tatlarını tüm dünyaya tanıtmayı hedeflerimizin merkezine koyduk. Böylelikle hem ülkemizi tanıtıp ve kültürümüzü paylaşıp hem de ülke ekonomimize doğrudan katkıda bulunmamızın gururunu yaşıyoruz.

Dünya şu günlerde COVID-19 virüsü ile tarihe adını yazacak önemli bir virüsün pençesinde. Pandemi, bizlere birkez daha beslenmenin ve vücut direncimizin yüksek tutmamızın önemini ortaya koymuştur. Bu dönemde insanların organik gıda yönelimi ve tüketimi geçmiş son 10 yıla göre 4-5 kat artmıştır. Elektronik malzemeden sonra, organik ürün arayışı ve alımı elektronik Pazarların istatistiklerine girmiştir.

HistoricalBazaar olarak misyonumuz ve vizyonumuz her zaman için bu yönde olmuş ve milli görev bilinci ile Türk Mutfağının eşşiz lezzetlerini gerçek tadıyla ve organik haliyle elde etmeye çalıştık çalışıyoruz. Perakende olarak tüm dünyaya organik ürün sağladığımız şu günlerde hazırladığımız tüm paketlerimiz ile Sağlık Bakanlığının tedbir ve tavsiyelerine göre hareket ederek, “temiz paket” sloganımızla hizmet vermeye devam ediyoruz.

Türkiye’ye Has…

Historicalbazaar olarak sadece yiyecek ve içeçek olarak değil aynı zamanda kültürümüzü yansıtacak ve ülkemize has olan küçük hediyelik eşyalar ve ev gereçlerini de tüm dünya ile paylaşıyoruz.

Türk Hamamı neredeyse tüm dünya tarafından bilinmektedir. Bugün plajlarda, havuz kenarlarında insanların kullandığı ve Türk Hamamından yayılan Peştamal, kıtalar arası yayılmaya devam ediyor. Turistlik yerlerde küçük esnafımızın bile gözdesi hamam setleri, ülkemize gelen binlerce turist tarafından hala odak noktasıdır.

Kahve pişiricileri, başka bir önemli Türk Gerecidir. Sitemizden Çünkü ülkemize gelip Türk Kahvesinin tadına bakanlar mutlaka evlerine dönerken yanlarına kahve almaktadır. Ama kahveyi alması yetmiyor ve bu güzel lezzeti yakalayabilmek için en azından basit küçük bir cezve de götürmek istiyor.

Tesbih, bazen aksesuar, bazen bizleri oyalayıcı enstruman, bazen stresli zamanlarımızda bizleri rahatlatan arkadaşımız olabiliyor. Türk, tesbih yaparsa görsel bir şölene hazır olun.

Tarifler

Son olarak, Türk Kültürümüzün vazgeçilmezleri olan ve hemen hemen her evde mutlaka yapılıp içilen Türk Çayı ve Türk Kahvesi için gurmesine yapılış tüyoları.

Türk Kahvesi Yapıma Tüyoları

Sitemizden Türk Kahvesi siparişi ile evinize gelen kahvenizi köpüklü ve lezzetli yapabilmenin en önemli püf noktası elbette taze kahve kullanmaktır. Ya taze çekilmiş kahve ya da paketi yeni açılmış kahve kullanın. Aksi halde ne kadar maharetli olsanız da yaptığınız kahve zevk vermeyecektir.

Elbette ikinci önemli husus ise sudur. Kireçsiz, klorsuz ve soğuk su ile yapılan kahve her zaman daha iyi köpürür ve lezzetli olur.

Diğer önemli bir etken ise kahve, su ve ihtiyaca göre şeker atıldıktan sonra cezveyi ateşe koymadan önce 30 saniye iyice homonize olacak şekilde karıştırın.

Ocağa koyduğunuz cezveyi, kısık ateşte tutun. Yüksek ateş ile yapılan kahveler taşar ve lezzeti kötü olur.

Kısık ateşteki cezvenizin tam kabarmasını beklemeden ilk oluşan köpük kabarcıkları kaşığınız ile fincanlara paylaştırın ve tekrar cezveyi ateşe koyun.

Bir sonraki kabarmasından sonra fincanların kenarlarına dökülecek şekilde kahveyi servis yapın ve maksimum köpüğü elde etmiş olun.

 

Çay Demleme Tüyoları

Çaydanlıktaki su kaynatılırken içi boş demliği de çaydanlığın üzerine koyarak ısıtın. Su kaynadıktan sonra ocağın altını kapatın ya da çaydanlığı ateşten uzaklaştırın. Suyun kaynaması oksijen kaybına sebep olduğu için uzun süre kaynamış suyla çay demlenmesi tavsiye edilmez. Yani, suyu en fazla 10 saniye kaynatmalısınız.

Su kaynadıktan sonra çaydanlığı ateşten alıp 3-4 dk bekletin ve suyun ısının 75-85 derece seviyelerine düşmesini bekleyin.

Elimizde ısıölçer olmadığına göre, suyun 75-85 dereceye düştüğünü nasıl anlarız? Su kaynadıktan sonra fokurdaması tamamen bitmeli, 1-2 dakika beklemeli, ideal demleme ısısına ulaştık demektir.

Su ısısının düşürülmesi iyi çay demlemenin püf noktalarından biridir. Çünkü kaynayan suyla çay demlendiğinde çay haşlanır ve aromasını kaybetmesine sebep olur. Bir kez daha hatırlatalım, çaydanlıktaki su 10 saniyeden fazla kaynayıp fokurdamamalıdır, yoksa gereğinden fazla oksijen kaybeder.

Kaynayarak oksijen kaybına uğramış suya tekrar oksijen kazandırmak için güzel bir yöntem mevcut: Çayı demlerken suyu yüksek mesafeden hava ile temas sağlayarak çayın üzerine dökün. Ayrıca hâlâ sıcak olan suyu demliğin tek bir noktasından (üzerinde gezdirmeden) dökerek demleyin, böylece çayın haşlanmasını engellemiş olursunuz. Çayı demledikten sonra demliği çaydanlığın üzerine oturtun ve kısık ateşte 12-15 dakika bekleyin.

Diğer püf nokta, çayın demlenme süresince (12-15 dakika boyunca) aynı ısıda kalması, (yani 75-85 derece). Demlikteki ısının yükselmemesi ya da azalmaması gerekiyor. Bu sebeple çayı demlerken ocağın altı iyice kısılmalıdır, tıpkı mum ateşi gibi. Hatta çaydanlıkla demliğin arasına bir bez, kapak vb. koyulursa çaydanlıktaki ısının demliğe geçmesi engellenir. Demlik sıcak olacak ama kızgın olmayacak