8 yıl önce
-BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ, ANKARA KALESİ GİRİŞİ MEYDAN DÜZENLEME ÇALIŞMALARI SIRASINDA SUR DUVARLARININ ÇATLADIĞINA İLİŞKİN İDDİALARIN ASILSIZ OLDUĞUNU AÇIKLADI
-SURLARDAKİ ÇATLAĞIN YILLAR ÖNCE OLUŞTUĞU VE 2015 YILINDA DA BAKANLIĞA BAĞLI KORUMA KURULU’NUN, KONUYLA İLGİLİ RAPOR TUTTUĞU İFADE EDİLDİ
-KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI DAİRE BAŞKANI ÜSTÜN:
-“YAPTIĞIMIZ ÇALIŞMA, TAM TERSİNE SURLARA SU SIZINTISINI ENGELLEYEREK, KORUNMASINA DESTEK OLUYOR”
-“HACI BAYRAM VE ÇEVRESİNDEKİ ÇALIŞMALARIMIZ
İÇİN DE AYNI ENGELLEMELERİ YAŞAMIŞTIK”
-“ANKARA KALESİ’NİN BULUNDUĞU YER, BİRİNCİ DERECE ARKEOLOJİK SİT ALANI. KORUMA KURULLARINDAN ONAYSIZ HİÇBİR PROJE UYGULANAMAZ”
Büyükşehir Belediyesi, Ankara Kalesi surlarında meydana gelen çatlaklara ilişkin ortaya atılan iddiaların tamamen ideolojik ve gerçek dışı olduğunu bildirdi. Yapılan açıklamada, "Gerçekleştirilen güzel çalışmalar, her defasında olduğu gibi, yine karalanmaya ve engellenmeye çalışılmaktadır” denildi.
Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanı Akarpınar Üstün, Ankara Kalesi Girişi meydan düzenlemesi nedeniyle bölgede itinalı bir çalışma yürüttüklerini kaydederek, şunları söyledi:
“Ulus Tarihi Kent Merkezi Projesi kapsamında SİT alanları ve yenileme alanı sınırları içinde yetki, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nindir. Biz de bu kapsamda Ankara Kalesi girişine meydan düzenlemesi yapıyoruz. Burayla ilgili önce Koruma Kurulu'ndan projelerimiz onaylandı ve ihale edilerek uygulamaya başlandı. Ankara Valiliği’nin katkılarıyla yürüyen proje bittiği zaman, Kale çok güzel bir meydana kavuşacak.”
Özellikle bu tür tarihi alanlardaki uygulamalar sırasında, özellikle ideolojik birçok engellemeyle karşılaştıklarına dikkat çeken Üstün, “Ankara Kalesi’nin bulunduğu yer, birinci derece arkeolojik SİT sınırı. Bu nedenle burada herkes, her şeyi kafasına göre uygulayamaz. Bu bölge, 2863 Sayılı Kanun'a tabidir. Koruma kurullarından onaysız hiçbir proje uygulanamaz” diye konuştu.
-“KURUYEMİŞÇİLER YIKILINCA, ÇATLAK ORTAYA ÇIKTI”
Büyükşehir'in çalışma sınırının belli olduğunu kaydeden Üstün, "Bizim çalışmamız, duvarın dış tarafındaki iz düşümü ve kale meydan düzenlemesidir” dedi.
Akarpınar Üstün, çatlağın bulunduğu sur önünde daha çalışmaya bile başlamadıklarını belirterek, “Surların önündeki duvarlar da zaten çok eski duvarlar değil, içeriğinde çimento harcı var çünkü. Biz bunları yeniliyoruz. Bizim şu andaki çalışmamız, herhangi bir sur veya çevre duvarıyla ilgili güçlendirme ve restorasyon çalışması değil, bizimki tamamen kale girişiyle ilgili” açıklamasında bulundu.
Üstün, geçen yıl basına da yansıyan, surlardaki çatlağa ilişkin Kültür Bakanlığı’na bağlı Koruma Kurulu’nun düzenlediği raporda, “Sur duvarlarındaki çatlak çatlakların yeni oluşmadığı, önceki yıllarda devam eden çatlaklar olduğunun anlaşıldığı ve kılcal çatlamaların devam ettiği” ifadelerinin yer aldığını belirtti. Akarpınar Üstün, bu konuda teknik araştırmaların sürdüğünü bildirerek, “Yani bizim çalışmalarımızdan çok daha öncesinden bahsediyoruz. Ancak tüm bunların dışında biz zaten belli periyotlarla statik raporları alıyoruz, günlük fotoğraf ve video çekimleriyle herhangi bir olumsuzluk yaşanmaması için tüm araştırmaları yapıyoruz” dedi.
Surda var olan çatlağı, bugüne kadar Kuruyemişçiler Çarşısı olarak bilinen yapının örttüğünü de ifade eden Üstün, “Biz kuruyemişçileri ve otları kaldırınca, çatlak ortaya çıktı ve herkes yeni oluştu sandı. Aslında yıllardır buradaydı bu çatlaklar” diye konuştu.
-“HACI BAYRAM’DA DA AYNISINI YAPTILAR”
Büyükşehir’in çalışmalarının ardından ziyaretçi sayısı 3 kat artan Hacı Bayram Camii ve çevresindeki çalışmaların da benzer engellemelerle karşılaştığını hatırlatan Kültür ve Tabiat Varlıkları Daire Başkanı Üstün, “Ama tıpkı Hacı Bayram ve çevresi gibi burası da bittikten sonra turizm artacak ve yaptığımız işin güzelliği ortaya çıkacak” dedi.
Üstün, surların önündeki mevcut duvarların yenilendiği bölümlerde en ufak bir çatlama veya deformasyon oluşmadığını da vurgulayarak, "Ayrıca iddia edildiği gibi bu duvarlar göstermelik değil, 50 santimetreden 1.20 metre genişliğe kadar ulaşan duvarlar örüyoruz. Ayrıca yine Koruma Kurulu’nca onaylı bir şekilde sert zemin olarak yapılıyor ve yağmur sularının sur diplerine inmesi engelleniyor. Yani biz surlara zarar vermek yerine, tam tersine koruyoruz” şeklinde konuştu.